üniversite ve işsizlik yıllarını geride bırakırken artık uzun saçlarıma ve kendi saç kesme serüvenime veda ediyordum. 7 yıldır uğramadığım mahalle berberi hasan ağabey ile yine yollarımız kesişti. bir iki berber sohbetinden sonra aramızdan yine su sızmaz oldu. memleket nere, askerlik nerede yapıldı sorularından sonra beni hatırladı. çünkü berber hasan abinin hafızası farklı çalışıyor, bilgileri farklı depoluyordu. memleket ve askerlik yerleri filtreledikten sonra beni kusursuz bir şekilde hatırladı hatta ''enseler natürel mi olsun yine'' dedi. ''olsun'' dedim bende. saç kesildi ardından en zorlu kısım saç yıkama ve hasan abi tarzı beyin masajına geldi. evet beyin masajı. kulaklara, alına ve şakaklara bir kombo... hasan abi saçı kestikten sonra ensenin iyi olduğundan emin olmak üzere uzun süre ayna tutar, ben ''evet abi olmuş'' demedikten sorna indirmezdi o aynayı. ben indirmesin isterdim. çünkü bilirdim ki indirdikten sonra saçımı yıkayacak, saçımı yıkarken işinin ehli olmanın getirisiyle kulak içlerimi ve kulakçık dışlarımı koca parmaklarıyla temizleyecek, alınma ve şakağıma güç denemesi yaparcasına masaj yapacaktı. bir gariptir traş sonrası erkeğin diğer erkeğin kafasını yıkaması, ensesine, alnına, şakaklarına masaj yapması kulağının o en mahrem iç yerlerini temizlemesi. ancak bir anne yavrusunun bu kadar temiz olmasını ister kulak içlerine kadar.. hasan abinin de elinin ayarı yoktu. gerek yok desem de kulaklarıma, alnıma, şakaklarıma girişiyordu hasan abi çiğ köfte yoğurur gibi. ardından berber jölesini de yedirip beni çok çapkın saç modelleriyle başbaşa bırakıyordu. 3 sokak öte evime gidene kadar hem berber jölesi kokusundan hem de o iddalı saç şeklimden utanırdım. gerçi beyin masajından sonra kendime gelmem de eve gidesiye kadar temiz hava almamı gerekitiryordu. yılda 4 defa hasan abinin dükkanına gideceğimi bilmek düşündürüyor beni artık.
0 Response to "hardcore berber hasan ağabey"
Yorum Gönder