geleneksel pide yeme yarışması 2010

küçüklüğümden beri lahmacununu pidesini yediğim antepli kardeşler pide ve kebap salonundan son verdiğim sipariş ile poşetimin içinden bir kupon çıktı. pide yeme yarışmasına bir davetiye almıştım. yarışma için seçilmiş, onore edilmiştim. bir anda mutluluk sarhoşu oldum. ilk defa ciddi bir yarışmada boy gösterecektim. ödül birinciye 25 , ikinciye 15, üçüncüye ise 5 pide idi. hemen çalışmalara başlamam gerekiyordu. bana inananları hayal kırıklığına uğratmamalıydım. kıymalı ve kaşarlı ile bir sorunum yoktu fakat sucuklu pidede sorun yaşıyordum. youtube'da çeşitli yemek yarışmalarının vidyolarını izliyor, şampiyonların tarzını kapmaya çalışıyordum. çıkardığım notlar ve bir takım karışık hesaplamalardan sonra her lokmada kaç nefes vereceğimi öğrenmiştim. içecek olarak ise suyu tercih edecektim. bir yemek yarışmasında içecek en dikkat edilecek husustur. yemekleri ağzınıza tıkıştırırken kurursunuz. içmek, içmek , içmek istersiniz. yemek parçalarını temizleyecek, boğazınızı kayganlaştıracak kadar çok, sizi şişirmeyecek kadar az içmelisiniz. birçok yarışmacı iyi başlayıp bir yudum içmek yerine dayanamayıp bir bardağı mideye indirdiği için şampiyonluktan olmuştur. nefes egzersizlerimi ve sıvı alımı diyetimi uygularken bir yandan da sucuklu pidede ustalaşmaya başlamıştım. en dişli rakiplerim üst sokaktaki çocukluk arkadaşım cengiz ve mahallenin berberi bekir abiydi. cengizi tanıdığımdan beri midesiz adamın tekidir. mayonezi balıkla, balığı da çikolata ile yer. onun için mide bulantısı söz konusu olmayacaktı. fakat ben ondan daha hızlı olduğuma inanıyordum. berber bekir ise en başta geçen yılın şampiyonuydu. 2 yıldır yarışmaya katılmış geçen sene şampiyon olmuştu. hem yarışma hem de yaşı benden büyük olduğu için pide tecrübesi olarak benden öndeydi. ben ise gençliğimi ve hızımı kullanma peşindeydim.

yarışma günü gelip çatmış, antepli kardeşler pide salonu yarışma için yeni gelin gibi süslenmişti. içerisi tıklım tıklımdı. mis gibi pidelerin kokusu ortalığa yayılırken insanlar ayranlarını ve şalgamlarını içerek yarışma saatini bekliyorlardı. rakiplerimle göz temasından kaçınıyor, konsante olmaya çalışıyordum. önce kaşarlı pideden başlayacak ardından sucukluya geçecek kapanışı da en iyi olduğum kıymalı ile yapacaktım. içecek olarak bir bardak suyumu idareli kullanacaktım. antepli kardeşlerden büyük olanı yarışmayı başlatınca hepimiz hızlıca pidelere yumulmuştuk. ben yalnızca kendi önümle ilgileniyor, kendimi motive etmek için zihnimde başka yerlerin düşünü kuruyordum. koca bir pide tarlasında pide olarak açan çiçekli yollarda düşlüyordum kendimi. bir ara yanımdaki sandalyenin sesini duydum. cengiz suratı kıpkırmızı bir halde yarışmadan çekilmişti. ağzıma biraz su çaldım ne fazla ne az! bir süre sonra adını bilmediğim biri daha çekildi. berber bekir abi ile ikimiz kalmıştık. sucuklularda çok vakit ve güç kaybetmiş kolay lokma olarak gördüğüm kıymalılarda ise zorlanmıştım. berber bekir abi ise iri çenesi ile bana fark atmıştı bile.
evet belki şampiyon olamamıştım ama 3 sene ve 2 şampiyonlukla bir efsane olma yolunda ilerleyen bekir abiden öğreneceğim çok şey vardı. bu büyük tecrübe ile içim biraz buruk fakat ikinci olarak kazandığım 15 pide ödülü ile teselli olmuş, gelecek için umut vermiştim.


0 Response to "geleneksel pide yeme yarışması 2010"

Yorum Gönder